UFC denince akla gelen ilk isimlerden biri olan Charles Oliveira, sadece bitirici yetenekleri ve etkileyici kariyeriyle değil; aynı zamanda sempatik kişiliği, tevazu dolu duruşu ve sıcacık gülüşüyle de milyonların sevgisini kazanmış bir figür haline geldi. Brezilya’nın fakir mahallelerinden UFC zirvesine uzanan hikayesi, sadece sporun içindeki bir zafer öyküsü değil, aynı zamanda ilham veren bir hayat dersi.
Bir Mücadele Hikayesi
1989 yılında São Paulo”a doğan Charles Oliveira, hayatına ciddi sağlık problemleriyle başladı. Henüz çocuk yaşlarda romatizmal hastalıklar ve kalp problemleri yaşayan Oliveira’nın, yürümesinin bile zor olduğu söyleniyordu. Ancak bu zorluklar, onun içindeki savaşçı ruhu kırmak yerine daha da biledi. Ailesinin desteğiyle jiu-jitsuya başlayan Oliveira, kısa sürede yeteneğiyle dikkat çekti ve profesyonel arenaya adım attı.
Bugün geldiği noktada, “Do Bronx” lakabını doğduğu bölgeden alan Oliveira, 40‚ UFC maçına yaklaşan kariyerinde en çok bitirişe sahip dövüşçü konumunda. 20’yi aşkan submission galibiyetiyle adeta bir boğucu ustası olan Oliveira, bir çok rakibini yerden yere vurarak seyircinin yüreğine taht kurdu.
Şampiyonluk Yolunda Sessiz ve Derinden
UFC Hafif Sıklet kemerini, Michael Chandler‚ Dustin Poirier ve Justin Gaethje gibi dev isimleri yenerek koruyan Oliveira, özellikle 2020 sonrası yükselen grafiğiyle tüm dikkatleri üzerine çekti. Ancak onu özel kılan sadece galibiyetleri değil. Oktagondaki hırsını, sıkletindeki sertliği, dışarıda yerini tatlı bir tevazuya, samimi bir tebessüme ve sokaklara olan bağlılığına bırakıyor.
Her galibiyetinden sonra Brezilya’ya dönüp çocuklara yardım etmesi, okul ve spor salonlarına destek vermesi, onun yüreğindeki çocukluk sevgisinin ve insanlık değerlerinin bir yansıması. Charles Oliveira için şampiyonluk kemerleri, o altın UFC kıyafetleri sadece birer sembol. Asıl zafer, insan kalabilmekte gizli.
Samimi, Sade, Sarsıcı
Charles Oliveira’nın sosyal medya videolarından, basın toplantılarına kadar her alanda izleyicinin karşısına çıkan çocuk ruhlu, yüreği temiz bir adam profili çizmesi, onu sadece bir dövüşçüden fazlası yapıyor. Kimi zaman Brezilya bayrağıyla sahaya koşması, kimi zaman rakibini yere serdikten sonra onunla sarılması, UFC gibi sert bir arenaya insani dokunuşlar getiriyor.
Belki de bu yüzden Charles Oliveira, kazansa da kaybetse de alkışların en gerçeğini hak ediyor. Octagon’un ortasında durduğunda, sadece bir dövüşçü görmüyoruz. Orada, hayallerinden vazgeçmeyen, çocukluğunda “yürümesi bile zor” denen bir adamın, dünya sahnesinde kendi adına bir yer kazandığını görüyoruz.
Ve bu, bir şampiyonluk kemerinden çok daha değerli.
Unutulmaz Maçlar ve Efsane Submission’lar
Charles Oliveira’nın kariyeri, sadece istatistiklerle değil; akıllarda kalan unutulmaz maçlarla dolu. Michael Chandler karşısındaki şampiyonluk maçı, adeta bir sinema sahnesi gibiydi. İlk rauntta yere düşüp maçı kaybetme noktasına gelmişken, ikinci rauntta ayağa kalkarak rakibini nakavtla mağlup etmesi, UFC tarihine altın harflerle yazıldı.
UFC 300 gecesinde Michael Chandler ile olan rövanş maçı da büyük ses getirdi. İlk karşılaşmalarında kemeri kazanmış olan Oliveira, bu kez daha deneyimli ve stratejik bir dövüşçü olarak çıkmıştı arenaya. Beş raund süren zorlu mücadelede Oliveira, hem kondisyonu hem de yer kontrolüyle dikkat çekti ve maçı hakem kararıyla kazanarak rövanşı da hanesine yazdırdı.
Dustin Poirier’e karşı yaptığı submission galibiyeti ise tek kelimeyle kusursuzdu. Poirier gibi dayanıklı ve tecrübeli bir ismi üçüncü rauntta rear-naked choke ile pes ettirmesi, Oliveira’nın yere indiğinde nasıl bir tehlike olduğunu herkese bir kez daha hatırlattı.
Bununla birlikte Tony Ferguson maçında gösterdiği üstünlük, onu artık sadece bir “submission uzmanı” değil, aynı zamanda komple bir dövüşçü olarak görmemizi sağladı. Ferguson’ı domine ettiği bu karşılaşma, Oliveira’nın kemer yolundaki en önemli virajlarından biri oldu.
Kariyeri boyunca 21 submission galibiyeti alan Oliveira, UFC tarihinin en fazla submission galibiyeti elde eden dövüşçüsüdür. Triangle choke, guillotine choke, anaconda choke ve rear-naked choke gibi pek çok tekniği kusursuz bir şekilde uygulayan “Do Bronx”, rakipleri için her zaman yere düşmenin ne kadar büyük bir tehlike olduğunu ispatlamış bir isimdir.
Charles Oliveira’nın bu eşsiz başarısı, teknik bilgiyle kalp gücünün birleşiminin ne kadar yıkıcı olabileceğinin de canlı kanıtı niteliğindedir.
Oliveira’nın Lakabı: Do Bronx Ne Anlama Geliyor?
“Do Bronx” lakabı, Charles Oliveira’nın doğup büyüdüğü Rio de Janeiro’daki Bronx mahallesinden geliyor. Zor koşullara rağmen buradan aldığı güçle UFC’nin zirvesine yükseldi.
Bu lakap, Oliveira’nın köklerine bağlılığını ve mücadeleci ruhunu simgeliyor. Yani “Do Bronx” sadece bir isim değil, onun azmi ve karakterinin kısa özeti.
Oliveira’nın Bir Sonraki Durağı Ne? Tabii Ki UFC 317’de Kazanmak!
UFC hafif sikletin efsane ismi Charles Oliveira, kısa süre sonra gerçekleşecek UFC 317 etkinliğinde, Las Vegas’ın kalbinde, T-Mobile Arena’da ringe çıkacak ve kariyerinin en önemli maçlarından birine imza atacak.
Rakibi kim mi? Ilia Topuria. Eski tüy siklet şampiyonu olan Topuria, hafif siklete yükselerek şampiyonluk kemerini kapmayı hedefliyor. Ancak Oliveira, 2022’de Makhachev’e kaybettikten sonra pes etmeyen, her daim kazanma azmiyle dolu bir savaşçı.
UFC 317 Nereden İzlenir?
UFC 317 heyecanını yaşamak için S Sport Plus doğru adres! Futbol, basketbol, voleybol ve dövüş sporları gibi birçok branşta canlı yayınlar sunan S Sport Plus, her ay 700 saatten fazla canlı yayın ve yüzlerce içerik ile sporseverlere geniş bir yelpaze sunuyor.
